Ortaklığın giderilmesi davası (izale-i şuyu davası), aynı taşınmaz üzerinde paylı mülkiyet veya el birliği mülkiyeti şeklinde pay sahibi olan hissedarların mahkemeden bu konuda verilecek karara istinaden davaya konu taşınmaz ya da taşınmazların aynen taksimi (bölünmek suretiyle paylaştırılması), mümkün olmadığı durumlarda ise bahse konu taşınmaz ya da taşınmazların satışının yapılarak elde edilen bedelin hisseleri oranında hak sahibi kişilere paylaştırılmasını ifade etmektedir.
Türk Medeni Kanunu uyarınca, paylı mülkiyet durumunda birden fazla kimsenin, maddi anlamda bölünmüş olmayan bir şeyin tamamına belli paylarla malik olması söz konusudur. Bu halde taraflarca başka türlü bir tespit yapılmadığı sürece paylar eşit kabul edilmektedir.
Aynı zamanda paydaşlardan her biri kendisine ait pay üzerinde malik sıfatı ile hak ve yükümlülüklere sahip olmaktadır. Buna istinaden sahip olunan pay devredilebilir, rehnedilebilir ve alacaklılar tarafından haczettirilebilir konumdadır.
Paylı mülkiyette paydaşlar, kendi aralarında oy birliği ile anlaşarak maldan yararlanma, kullanma ve malın yönetimine ilişkin konularda kanun hükümlerinden farklı bir düzenleme yapabilmekte, fakat böyle bir anlaşma ile paydaşların paylı mülkiyet konusu eşyanın kullanılabilirliğinin ve değerinin korunması için zorunlu olan yönetim işlerini yapmak ve gerektiğinde mahkemeden buna ilişkin önlemlerin alınmasını istemek, eşyayı bir zarar tehlikesinden veya zararın artmasından korumak için derhal alınması gereken önlemleri bütün paydaşlar hesabına almak ile taşınmazlarla ilgili anlaşmalara ait imzaların noterlik tarafından onaylanması koşulu ile paydaşlardan herhangi birinin başvurusu üzerine tapu kütüğüne şerh verilebilmesi şeklindeki hak ve yetkileri kaldırılamamakta ve sınırlandırılamamaktadır.
TMK uyarınca yasa veya yasada öngörülen sözleşmeler uyarınca oluşan topluluklar nedeniyle mallara birlikte malik olanların mülkiyeti ise elbirliği mülkiyeti olarak ifade edilmektedir. Elbirliği mülkiyetinde bir şeye ortak olan kişilerin payları belirlenmiş olmayıp her bir kişinin hakkı, ortaklığa dahil olan malların tamamına yaygın olmaktadır.
Ortakların hakları ve yükümlülükleri, topluluğu doğuran kanun veya sözleşme hükümleri ile belirlenir.
Kanunda veya sözleşmede aksine bir hüküm bulunmadıkça, gerek yönetim, gerek tasarruf işlemleri için ortakların oybirliğiyle karar vermeleri gerekir.
Sözleşmeden doğan topluluk devam ettiği sürece, paylaşma yapılamaz ve bir pay üzerinde tasarrufta bulunulamaz.
Ortaklardan her biri, topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabilir. Bu korumadan bütün ortaklar yararlanır.
Elbirliği mülkiyetinin sona ermesi, sahip olunan malın devri, birlikte malik olunan topluluğun dağılması ya da paylı mülkiyete geçilmesiyle sona ermesi şeklinde olup elbirliği mülkiyetinde paylaştırma, aksine bir hüküm bulunmadığı ölçüde paylı mülkiyet hükümlerine göre yapılmaktadır.
Ortaklığın giderilmesi davası için görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir. Bu nedenle ortaklığın giderilmesi talebinin gerçekleşmesi için Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvuruda bulunulmalıdır.
Ortaklığın giderilmesi davası için yetkili mahkeme taşınmazın bulunduğu yer mahkemesidir.
Tüm Türkiye ve yurt dışından yapılacak ortaklığın giderilmesi davası talepleriniz için ofisimize ait 08504201155 numaralı hattımızdan bize ulaşabilirsiniz.
Emlakçının imzalamadığı sözleşme geçerli olur mu, geçerli midir? Son günlerde haberlere de sıkça konu olduğu üzere emlakçının imzalamadığı sözleşme geçerli mi sorusu bir kez daha...
Hobi bahçesi bahçeleri kanunu değişikliği nedir? Yazımızla ilgili anahtar kelimelerimiz hobi bahçesi bahçeleri kanunu yasası teklifi tasarısı değişikliği iptali şeklinde. Bilindiği üzere hobi bahçesi/bahçeleri ile...
